12 Yıllık Husumet Barışla Sonuçlandı
Bitlis'in Ahlat ilçesinde iki aile arasında bir kişinin ölümüyle başlayan husumet barışla sonuçlandı.
Bitlis'in Ahlat ilçesinde iki aile arasında bir kişinin ölümüyle başlayan husumet barışla sonuçlandı.
Ahlat’ın Seyrantepe köyünden Soylu ailesi ile Kınalıkoç köyünden Sarı ailesi arasında 2004 yılında hayvan otlatma nedeniyle başlayan kavga bir kişinin ölümüyle sonuçlanmıştı. Aradan geçen 12 yılın ardından kanaat önderlerinin girişimleri sonucu iki aile arasındaki husumet barışla sonuçlandı.
Ahlat Zeki Peker Taziye ve Kültür Evi’nde düzenlenen barış programına Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu, Garnizon Komutanı Yüzbaşı Ahmet Zafer Bayram, Belediye Başkanı A. Mümtaz Çoban, Emniyet Müdür Vekili Erdem Yaban, Ahlat Müftüsü Orhan İmamoğlu, kanaat önderleri, imamlar, bazı köy ve mahalle muhtarları ile husumetli ailelerin fertleri katıldı.
Barış programının açılış konuşmasını yapan Ahlat Müftüsü Orhan İmamoğlu, "Dünya bir imtihan yeridir. Bu imtihanda iki de büyük düşman söz konusudur, biri şeytan biri nefis. Bu iki düşman insanı devamlı kötülüğe, Allah’a isyana ve günahlara teşvik etmektedir. Allah Kur’an-ı Kerim’de ‘Ey ademoğulları! Ben size, şeytana kulluk etmeyin. Çünkü o sizin için apaçık bir düşmandır’ diyor. İnsanoğlu zaman zaman bu iki düşmana kanıp, yanılıp Allah’ın hoşlanmadığı yeryüzünün en şenaatli fiillerini dahi yapabilirler. Peygamberimizin Veda Haccında yasakladığı kan davası gibi cahiliye fiilleri dahi işleyebilirler. Ama Müslüman’a düşen görev, hatası ne olursa olsun hemen ondan vazgeçmek, tövbe etmek ve yaratıcıya dönmektir. Müslümanlara düşen görev de ıslahtır, iyiye yönlendirmektir. Güzel işlerde aracı olmaktır. Çünkü Allah şöyle buyurmaktadır, ‘Mü’minler ancak kardeştirler. Öyleyse kardeşlerinizin arasını düzeltin. Allah’a karşı gelmekten sakının ki size merhamet edilsin.’ Yapılan bu iş, bu sulh, bu ıslah, aslı itibari ile bir lütfü ilahidir. Mevla’nın rızasını talep etmek üzere yola çıkan Müslümanlara Mevla’mızın bir teveccühüdür. İnsanlar sadece sebeplerdir ve işte bugün burada bu kalabalıkla Cenab-ı Hakkın bu lütfuna şahitlik ediyoruz" dedi.
Ahlat Belediye Başkanı A. Mümtaz Çoban ise, burada çok asil bir davranış sergilendiğini ifade ederek, "İslam devletlerinin içerisinde eksik olan, her türlü ihtilafa, husumete neden olan, belki başımızı taşlara vurduğumuz kadar bizi sıkıntılara sürükleyen İslami geleneği, İslam’ın bu hoş fıtratının ve muhabbetini hayatımızdan uzak tutmakla alakalıdır. Bugün bu ananeye vesile olan kim varsa, burada bulunan tüm cemaate teşekkür ediyorum. Bu barışın taraflarından özellikle bağışlayıcı olan kimse onu kutluyorum. Ne kadar asil davranıyor, ne kadar muazzam bir hareket sergiliyor. Onların asaletlerinden dolayı canı gönülden tebrik ediyorum. Bu vesileyle nasıl gerçekleşmiş, geçmişte neler olmuş bunları konuşup kafa karıştırmaktan ziyade ‘Cezamı çektim. Yanlışım ve hatam varsa affedin’ diye irtica eden kardeşimizi de kutluyorum. O da çok asil davranıyor. Buradaki bu simaları hiçbir zaman unutmayacak ve hafızamıza kazıyacağız. Çünkü onlar Allah için adım atıyorlar. Onlar hayır için adım atıyorlar ve şerri ortadan kaldırıyorlar. Cenab-ı Hak bu bağışınızı mübarek etsin. Tebrik ediyoruz. Sizleri Allah'a, Allah'ın Kur'an-ı'na ve Resulü Ekrem'in (sav) getirdiği o yüce dinin çağrısına uyduğunuz için kutluyoruz" ifadelerini kullandı.
Ahlat Kaymakamı Bülent Tekbıyıkoğlu ise, böyle hayırlı bir işte bir araya gelmekten duyduğu memnuniyeti dile getirerek, "Böylesine hayırlı bir işte sizleri bir arada görmekten son derece mutlu oldum. İyi ki geldiniz. Doğduğumuz zaman kulağımıza okunan ezanla beraber öldüğümüzde okunan selaya kadar hepimizin bir ömrü var. Bu ömrümüz süresince de hepimiz hatalar yapıyoruz. Ama bu hatalardan dönmek ve hataları af etmek çok büyük bir onurdur. Aynı zamanda küsleri barıştırmak farzı kifayedir. Yani burada bu işi yaparak aslında çevremizdeki bir İslam ümmetinin üzerindeki bu yükü de alıyoruz. Başta affedici olan kısmı kutluyorum. Pişman olanları da tebrik ediyorum. Ama bir o kadar da bu grubu bir araya getiren değerli haziruna şükranlarımı sunmak istiyorum. Tabi şeriattantan bahsederiz. Şeriat aynı zamanda adalet demektir. Burada hepiniz çok onurlu bir davranışta bulundunuz. Herkesten Allah razı olsun. Bu iş nihayetlendiği zaman günahlarımızın önemli bir kısmından arınmış, sonbahar yaprakları gibi günahlarımızın belli bir kısmını dökmüş olarak buradan ayrılmayı Allah bizlere nasip etsin. Barışımız daim olsun. Allah hayırlı, mübarek etsin" şeklinde konuştu.
Konuşmaların ardından husumetli ailelerin mensupları yemin edip Kur’an-ı Kerim’in altından geçti ve birbirleriyle merhabalaşarak barıştı. Barış programı verilen yemeğin ardından sona erdi.
İHA
HABERE YORUM KAT