BEÜ Rektörü Prof. Dr. Necip Yardım, uzaktan eğitimin alt yapısının pandemi öncesinde hazır olmasının avantajlarından faydalandıklarını söyledi.

Bitlis Eren Üniversitesi (BEÜ) Rektörü Prof.Dr. Necip Yardım, pandemi sürecinde en az etkilenen üniversitelerden biri olduklarını belirterek, "Uzaktan Eğitim Merkezimiz pandemiden önce de vardı. Pandemi öncesinde YÖK Dijital Dönüşüm Projesi'ne dahil olup, öğrencilerimize dijital okur-yazarlık dersi vererek, onlara önemli bir birikim kazandırmaya çalıştık. Öğretim elemanlarına yönelik ise Dijital Çağda Yüksek Öğretimde Öğrenme ve Öğretme dersi verdik. Dünya genelinde koronavirüs salgını 200'e yakın ülkede eğitimin aksamasına yol açtı. Salgının etkilediği öğrenci sayısının 1,5 milyarın üzerinde olduğu tahmin ediliyor. Salgın uzadıkça etkili ve güçlü bir uzaktan eğitim sisteminin önemi daha çok ortaya çıktı. Covid-19 salgını nedeniyle Türkiye'de de üniversiteler uzaktan eğitim yapmaya devam ediyor. Bu üniversitelerden biri olan Bitlis Eren Üniversitesi de, pandemi sürecinde uzaktan eğitime başarıyla devam ediyor. Üniversite, bir taraftan da projeler hayata geçirmek için yoğun bir çalışma yürütüyor" dedi.

PANDEMİDEN ÖNCE UZAKTAN EĞİTİMİN ALT YAPISI VARDI

BEÜ Rektörü Prof. Dr. Yardım, pandemi sürecinde yapılan çalışmaları DHA'ya anlattı.

Prof.Dr. Yardım, uzaktan eğitimin alt yapısının pandemi öncesinde hazır olmasının avantajlarından faydalandıklarını belirterek, "Uzaktan Eğitim Merkezimiz pandemiden önce de vardı. Pandemi sürecinden önce YÖK Dijital Dönüşüm Projesine dahil olup, öğrencilerimize dijital okur-yazarlık dersi vererek, onlara önemli bir birikim kazandırmaya çalıştık. Öğretim elemanlarına yönelik ise, dijital çağda Yüksek öğretimde Öğrenme ve Öğretme dersi verdik. Böylece gerek öğrencilerimiz, gerekse öğretim elemanlarımız açısından önemli bir alt yapı oluşmuş oldu. Bunun yanı sıra, üniversitemizin bütün imkanlarını, Türkiye'nin çeşitli üniversitelerinde okumakta iken, bu süreçte Bitlis'e gelen bütün öğrencilere açtık, buna kütüphanemiz, bilgisayar ve diğer bütün laboratuvarlarımız dahildir. Bu süreçte Tatvan Meslek Yüksekokulu'nda dört bölüm varken, halihazırda dokuz bölüm mevcuttur ve bölümlerin tamamı doludur. Sağlık Hizmetleri Meslek Yüksekokulu, Sosyal Bilimler Meslek Yüksekokulu, Teknik Bilimler Meslek Yüksekokulunda da bir artış sağlandı. İlk defa Güroymak Meslek Yüksekokulu'nu bu dönemde açarak öğrenci almaya başladık. Mühendislik ve Mimarlık Fakültesi ile İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesinin bazı bölümlerinde öğrenci sayılarında bir düşme meydana gelmişti. Eren Holdingle yapmış olduğumuz ortak çalışma ile bu bölümleri tercih edenlere burs verilmeye başlandı. Bu vesile ile Sayın Ahmet Eren'in şahsında Eren Holding'e, gerek bu konuda, gerekse üniversitemize ve Bitlisimize yapmış oldukları katkılar konusunda teşekkür ediyorum. Lisansüstü eğitim gören öğrenci sayısında da bir artış söz konusudur."

'PANDEMİ SÜRECİNDE GÜZEL PROJELER ÜRETTİK'

Pandemi sürecinde güzel projeler ürettiklerini anlatan Prof. Dr. Yardım sözlerini şöyle sürdürdü: "En önemli projelerimizden biri üniversitemiz bünyesinde kurulacak olan Teknoloji Geliştirme Merkezi (TEK-MER) projesidir. Bir başka projemiz de, Rahva Kervansarayı'nda yapılacak olan Uluslararası Selçuklu ve Osmanlı Araştırmaları Kütüphanesidir. Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren Cumhurbaşkanlığı kararnamesi ile üniversitemiz bünyesinde kurulacak olan bu Araştırma kütüphanesi, Türkiye'de tek örnek olacaktır. Diğer bir proje de, Eren Holding'in katkıları ile kampüs alanı içinde yapılacak olan kayak tesisi olacaktır. Bölgenin koşullarından faydalanarak üniversitemizi daha cazip kılmak adına bir kayak pisti yapılması planlanmıştır. Elbette hedeflediğimiz yeni birimler ve bölümler vardır. Tıp Fakültesinden vazgeçmiş değiliz. Bunun yanı sıra Diş Hekimliği Fakültesi ve Veterinerlik Fakültesi için de dosyalarımızı hazırladık. Kısa süre içinde müracaatlarımızı yapacağız. Yine Sağlık Yüksekokulu'nun Sağlık Bilimleri Fakültesine dönüştürülmesi için, 2020 yılı içinde yapmış olduğumuz müracaatın sonucunu bekliyoruz. Çeşitli bilimsel etkinlikleri yüzyüze yapma imkanı ortadan kalktı. Örneğin sempozyum, kongre, konferans, panel çalıştay gibi bilimsel faaliyetlere alışkın bir üniversite için bu ciddi bir eksikliktir. Daha önceki yıllarda çok sayıda çalıştay, panel, konferans, kongre ve sempozyum düzenleyen bir üniversitenin, elbette bu süreç sona erdiğinde bu eksikliği telafi edeceği muhakkaktır. Elbette bazı projelerde yavaşlama olması da kaçınılmaz oldu. Ancak yine de projelerimizi bir bir hayata geçiriyoruz" dedi.

DHA