Bir Beybaba "Kadir Nacar"
Artık sonbahara girmiş bulunmaktayız. Şimdi Adilcevaz’da ceviz zamanı. Geçtiğimiz yaz elli gün kadar Adilcevaz’da bulunmak nasip oldu. Adilcevaz’ a gitmeden önce Adilcevaz tatil rehberi hazırlamış bunu da sizinle paylaşmıştım. https://www.adilcevaz13.com/adilcevaz-tatil-rehberi-887yy.htm Tatil rehberi daha planlı olmamı sağladı. Uygulayamadığım, yetişemediğim eksik kalanlar olsa da benim için verimli geçti. Havası suyu kadar, Adilcevazlı hemşerilerimizle de değerli vakitler geçirdim. Programlı ziyaretlerim oldu. Adilcevaz’ ı biraz daha okumaya çalıştım.
Ben Adilcevaz dönüşü bu ilk yazımda izlenim ve değerlendirmelerimi daha sonraya bırakarak Beybaba’yı anmak ve yazımda yer vermek istedim. Beybaba’yı bilirsiniz yakışıklı Yeşilçam jönlerini andırır bir karizması olan Kadir Nacar Bey. Temiz ve şık giyimli, efendi bir kişiliği olan Adilcevaz’da bir ağırlığını hissettiren önemli bir şahsiyet Nam-ı diğer Beybaba!
Benim Beybaba ile ilgili hususi tanışıklığım on yıl evveline dayanır. Adilcevaz Atatürk İlköğretim Okulunda iken bir öğrencimizin dedesi olarak tanışmış ve görüşmüştüm. O zamanki görüşmenin verdiği ve bana kattığı anlamın etkisiyle kendisini bu yıl yine görmek ve ziyaret etmek istiyordum. Ziyaret için fırsat kollarken bir eczanede rastgeldim ve kısa bir hasbihal ettik. O günün anısına da birlikte resim çekindik.
Beybaba Kadir Amca ile ilk tanışmamız az tatsız bir olay üzerine olmuştu. Yaşadığımız sıkıntının halli için kendisini ziyaret etmiştim. Kendisi hasta ve yatakta olmasına rağmen bizi içten gelen bir sıcaklıkla karşıladı. Yaşadığımız olayın kendisi bizde saklı kalsın meramımızı ifade ettik. Bizi dinledi, anladı ve hal çaresini büyük bir hoşgörü ve olgunlukla yerine getirdi. Beybaba sorunu çözerken; insani hukuku, vicdani insafı ön plana çıkarmıştı. Şahsi duygusunu, ailesinin beklentisini, konumsal nüfuzunu ortaya koymamıştı. O gün için kâmil hali, geniş yüreği ve doğru vicdan terazisine denk gelmem beni çok etkilemişti. Kendisine teşekkür ederken bu inceliğinin çok kıymetli olduğunu belirtmiştim. Beybaba da kendisinin uzun süre siyasi bir partinin başkanlığını yaptığını; güç, kudret ve nüfuz olarak fırsatlarının da olduğunu ifade etti. Hiçbir zaman bu fırsatı şahsileştirmeye çalışmadığını, sahip olduğu gücü bir başkasını ezmek ve sindirmek için kullanmadığını, emeğin ve ekmeğin bu dünyada oynanmayacak iki önemli değer olduğunu söyledi. Daha başka şeyler de anlattı.
Anlattıklarından ve gözlemlerimden kulağıma küpe hissemi aldığım Beybaba ile olan bu diyaloğumu hiç unutmadım. Menfaat üzerine değil hakikat ve adalet üzere olmanın insanı ve toplumu yücelttiğini, bu yücelmişliğin verdiği hazzın çok değerli olduğunu anladım.
Beybaba Kadir Nacar Bey Amcaya hayırlı sıhhat dolu ömürler diliyorum.
Ne diyelim Beybaba! Büyüksün.
YAZIYA YORUM KAT