Ülkemizde statükonun sevimsiz, beceriksiz güç anlayışı üzerine oturttuğu sistem devletimizi yıllarca pervassızca yönetti.
Ahlak yoksunu olan beşeri ideolojiler, sürekli milletin taleplerini karşılamak yerine, darbe ve yok sayma anlayışı üzerine inşa edildi. Ülkemizi yöneten seküler anlayış, topluma yıllarca adaletsizlik ve haksızlık uygulayarak milleti birbirine ezdirme, kırdırma yöntemleriyle 2000’li yılların başına kadar geldi. Değişen dünyayla birlikte değişimi arzulayan Anadolu insanı kendi özüne sahip çıkarak, adeta küllerinden kendisini yeniden doğurarak yıllarca zulüm üzerine kurulan sisteme karşı sessiz değişimi gerçekleştirdi.
Başbakan ve ekibi iktidara geldikleri 12 yıl boyunca sürekli vatandaşın değişim talepleri doğrultusunda devlet yönetimi gerçekleştirerek, ekonomideki olağanüstü başarılarla ülkenin kalkınmasını, insan haklarını ve hukukun üstünlüğünü ön planda tutan demokratik paketler hazırlayarak statikocu anlayışların belini kırmayı başardı, çünkü açılan her paket darbeci zalim anlayışlara vurulan birer tokattı.
Geçtiğimiz günlerde Sayın Başbakan tarafından açılan demokratik paketten çok önemli kararlar çıkması, özellikle toplumun kanayan yarası olan başörtüsü meselesinin okullarda ve kamuda serbest olması, toplumda büyük bir rahatlamaya sebep oldu. Daha nice güzel kararların açıldığı paketin inşallah yasalaşarak biran evvel hayatımıza geçmesi sağlanır.
İleri demokrasilerde halkın taleplerinin hepsinin bir anda karşılanması imkansızdır, fakat biz toplum olarak doğrunun kimden gelirse gelsin ona destek vermemiz gerektiğine inanmalı ve her kesimin talepkar anlayışları sürekli yeniden gözden geçirilerek önümüzdeki aylarda yeni değişim paketlerinin açılması gerektiğine inananlardanım.
Artık devlet havuç-sopa anlayışıyla hareket etmiyor, vatandaşıyla şefkat , merhamet, sevgi üzerine dayalı bir dil geliştirmiş durumda. Bu durumun vatandaşın vatanına, devletine ve kamuya olan güvenini, sevgisini, saygısını daha da artırdığını görüyoruz. Maalesef ülkemizdeki böyle güzel gelişmeler karşısında katı ideolojik anlayışlara ne yapsanız da memnun etmeniz imkansızdır. Böyle gelişen güzellikler karşısında bu ideolojiler kerameti kendilerinde görerek "mücadelemiz olmasaydı böyle olmazdı" diyerek kendi mücadelelerine taraftar toplamaya çalışarak, kendilerini her şeyin merkezinde görerek ukala bir görüntü sergilerler.Fakat ülkemizdeki yaşanan her olumlu gelişmeler illegal yapılara indirilen bir darbedir.
Hükümetimizin bu yaptıklarını bir lütuf olarak değil, bilakis geç kalınmış kararlar olarak görüyorum. Fakat eskiler "yiğidi öldür hakkını ver" demişler. Başbakan ve ekibi yıllarca ülkenin kanını emen darbeci, statükocu anlayışlarla yaptıkları mücadele takdire şayan bir o kadarda desteklenmesi gereken bir davranıştır.
Ülkemizde milletin her geçen gün ileri demokrasi, sivil anlayışı ve hukukun üstünlüğünün gerçekliği, ülkemizde insanca yaşanabilir hale gelmesi memnuniyetle karşılanmaktadır. Kendi varlıklarını yitiren statükocuları memnun etmek ise imkansızdır. Bunların demokrasi anlayışları toplumun değil kendi menfaatlaridir.
Sevgiyle Kalın.