Ahir Vaktin Çılgın Demleri

Meltem ÖZÇELİK

Büyüklerin "ihtiyaç değilse almasak" dediği yerlerden ihtiyaç olmasına rağmen alıp kullanamadığım günlere geldim.

Aslında çok da hoş geldim.

Aza kanaat etmenin erdemini istemeden de olsa yine tadabildim.

Karantina bahanesi,

Devir artık, belkide bu kadarıyla mutluluklar ülkesi.

Ki inanın akıl sağlığı en önemlisi.

Belkide Rahman olana borç olunanlardan birincisi.

Karantinalı süreçlerde eve sıkışıp kalmış gibi düşünmek kendimize zulüm olmuyor muydu.

Aslında evcimen olmanın güzel yanlarına dair söylenecek çok şey vardı.

Pek idrakı mümkün değil ama, karantinalı günleri düşünüp genellersek..

Bazısı konfor değil cefa sever.

Öyle insanlar gittiği yeri bilmeden çiçek bahçesi eder.

Hz. Ali (r.a) "Kalpleri dinlendirin ve onlar için hikmetli hoş sözler araştırın.

Çünkü bedenlerin yorulduğu gibi kalpler de yorulur" demiş.

Sıkıntılı dönemlerin ardından,

Hayali kurulan bir kaç nadide an,

Belki günlerimize olur armağan.

Yaşanan acı tatlı günlere, şükrü bol bir kaç duyguyu paylaşmak istedim.

Sizinde,

Bir ikindi güneşinin benliğinizi nasıl sarıp sarmaladığını,

Meltemlerin ruhunuz da nasıl estiğini hatırlamaya ihtiyacınız vardır eminim.

Eğer ki bu imtihandan kaygısız,

Dirayetle çıkar isek,

İstemez miyiz hasretini duyduğumuz güzelliklere kavuşmayı. Mesela bendeniz

İsterim deniz kokusuna doymayı.

Öyle ki MAVİNİN SERABI zor.

Ayvalık da doğup büyüyen bir can.

Bilemezdi tabi bozkırın çocuğu olacağını.

Mavi bir çarşafın hayatından kalkacağını.

Sonra gördüğü her mavinin, ömrünün serabı olacağını.

Ekinoksunun bozkırda şaha kalkacağını.

Bu satırları okurken, hayallerimizi: kah kilit taşlı sokaklarda panjurlu evleri incelerken,

Kah "Arnavut kaldırımlı taş sokakları" dinlerken bulabilmek dileğiyle.

Ah mavi: Vuslatı dalgalarınla değil de göğün tavanıyla da ne güzel anlatıyormuşsun.

Dersimi aldım. Her bir durgunluğunda,

Çarşaf çarşaf sayfalarını, kuşların kanatlarına pırlanta taktığı virgül aralıklarıyla aşk-ı meşki yaşattın.

Sana sonsuz kavuşmak değil belki ahtım.

Ama ben senin her tonuna aşkla bakanım.

Zaman ahir, sende pek tüketme kendini.

(Mavi nasıl mı tükenir??? Kainatın hava kirliliğini kaftan edindiği, küresel ısınmaya kurban gittiğini göz ardı etmiyoruz umarım.)

Bilirsin sen tükenirsen bizde tükeniriz.

Ki biz o zaman ne ederiz.