Bitlis'in Adilcevaz ilçesinde aileden 3'üncü kuşak bastonculuk mesleğini sürdüren Cumali Birol, salgından sanatlarının da olumsuz etkilendiğini belirterek, bu süreci hep birlikte aşacaklarını söyledi.
Farklı çeşit ve desenleriyle göz kamaştıran Adilcevaz bastonu, binlerce yıllık tarihiyle hem ayakta kalan bir sanat hem de usta ellerde şekillenerek, babadan oğulla geçen bir meslek olarak dikkat çekiyor. Selçuklulara ait birçok tarihi eser, usta ellerin marifetiyle bastonlara işlenerek sanatta dönüşüyor. Artık bir meslek haline getirilen bastonculuk sanatı da salgından olumsuz etkilendi.
Aileden 3'üncü kuşak olarak bastonculuk sanatını icra eden Cumali Birol, yaklaşık 120 yıldır aile olarak bu sanatı ayakta tutmaya çalıştıklarını söyledi.
Salgında bastonculuk sanatının da olumsuz etkilendiğini dile getiren Birol, "Dünyada ve ülkemizde yaşanan bu salgında elbette bizlerin de sıkıntıları oldu. Van Gölü havzası turizm potansiyelinde bizlere gelen turlarda bunun çok etkisi oldu. Salgın başladığından bu yana turları ağırlamadık. Dolayısıyla web sitesi üzerinden satışlarımızı gerçekleştiriyoruz. Baston bir el sanatı, bir aksesuar olduğundan dolayı bu ara ciddi bir satış söz konusu değil. Çünkü insanlar şu an hem salgınla mücadele ediyor hem de temel ihtiyaç olan gıdalarını düşünüyorlar" dedi.
Salgın sürecinde de atölyelerini açık tutarak üretime devam ettiklerinin altını çizen Birol, "Çünkü elimizde hammaddemiz vardı. Bir sanatkara, üreten bir insana boşluk yakışmıyor. Bu salgının biteceğine inanıyoruz. Kültür Turizm Bakanlığı devlet sanatkarıyız, aynı zamanda bir esnafız. Ailemizin geçim kaynağını bu sanattan sağlıyoruz. Yardımlardan kısmi de olsa faydalandık. Bu konuda devlette teşekkür ediyoruz. Bu sıkıntıları bertaraf etmek toplumun da vazifesidir. Bu sadece Türkiye'yi değil, dünyayı da kasıp kavuran bir salgın. Birey olarak üzerimize düşeni yapmaya çalıştık. Hep birlikte bunu aşacağız inşallah" diye konuştu.