Gölgesinde oturduğum ağacın
Budamışlar dallarını nedensiz
Yürümekte zorlandığım yamacın
Götürmüşler herşeyini habersiz
Ovalar bayırlar boz kıra dönmüş
Kim bilir kaç evin ocağı sönmüş
Acıma hissi yok gözleri dönmüş
Kıymış fidanlara kalpsiz ciğersiz
Düşünmemiş gerideki soyunu
Öz çıkarı için yapmış kıyımı
Eğri koymuş yüce dağın boyunu
Buna ancak denir dinsiz imansız
Herkes bilmez ağaç nedir dal nedir
Herkes bilmez gonca nedir gül nedir
Bilirmisin yamaç nedir yol nedir
Bundan sonra öğrenemez imkansız
Madem kestin ek yerine fidanı
Yanmasın yetimin öksüzün canı
Herkesin malıdır dağın ormanı
Vallahi kalırsın sol üstünde kefensiz
Kaç yılda yetişir bir tazze fidan
Yerine gelirmi yok olup giden
Ozan Cemal rica ediyor senden
Koyma artık gök yüzünü nefessiz...