İlçemizde Halk Veterinerliği

Adilcevaz yöremizde ekonomik yaşam büyük ölçüde tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır.

Adilcevaz yöremizde ekonomik yaşam büyük ölçüde tarım ve hayvancılığa dayanmaktadır. Geçimini ahırdaki hayvanından sağlayan, karnını hayvan ürünleriyle doyuran kırsal kesimdeki yöre halkı, hayvanına evindeki insan kadar değer vermektedir.

Yöre halkının veteriner olmadığı zamanlarda yada veterinere ulaşamadığı durumlarda yada gitmek istemediklerinde hayvanlarını hastalıklardan korumak veya hayvanlarını tedavi etmek için başvurdukları uygulama ve pratiklerin tümüne halk veterinerliği denmektedir.


Kırık ve Çıkığa Karşı:

Hayvanın bileği kırıldığı zaman,kırığın olduğu yer makasla kırkılır.Un ve yumurta ile hamur haline getirilen karışım bir bezin üzerine yayılır.Bileğin kırılan kısmı denk getirilerek,hamurlu bez hayvanın bileğine sıkıca bağlanır.Daha sonra hayvanın bileği yere değmesin diye,bacağından 1-2 cm uzunluğundaki çıta bacağın iki yanına bağlanır. Kırık olan yer yumurta, yeğ ve un ile hazırlanan yakı ile bağlanır.

Dalak Hastalığı:

Hayvanın dördüncü kaburgasından iğne batırılır.

Kelebek Hastalığı:

Hayvanın boğazının altı,çenesinin altı yumurta gibi şişerse ona kelebek hastalığı denir.Öksürdüğü zaman da "kıl kurdu" var denir.Tedavi için sarıca katran içilir.  Hayvana tuz yedirilir.

Hayvanın karnı şişince:

Limontuzu verilir, Kırmızı toprak yedirilir, Sabun suyu içirilir, Ayran veya su içirilir, Maya yedirilir, Sımaklı su içirilir.

Hayvan yoncaya düşerse;

Hayvan yoncaya düşer karnı ondan dolayı şişerse yağ ile toprak, köfte gibi yapılarak hayvanın ağzına konur.

Çiçek-uyuz:

Hayvanlar Van Gölü'ne sokulur. Deli manda otu hayvanın pisliğine katılarak uyuz veya çiçek olan yere sürülür. Motor yağı sürülür. Haşil yedirilir, kaynatılarak suyu içirilir. Sobanın isi gazyağıyla karıştırılarak mala sürülür. Tütün suda kaynatılır, hayvan tütünün suyuyla yıkanır.

Bitlenmeye karşı:

Hayvanda bit kışın olur, yazın olmaz, bitlenen hayvana kar sürülür. Tandırın külü dökülür. Tezeğin külü dökülür.

Çıban:

Ebegümecinin tümü dövülür, sütle kaynatılarak lapa yapılarak insanlardaki ve hayvanlardaki çıbanlara karşı kullanılır. Şilor ezilir, iltihaplanan yere bağlanır.

Şap hastalığı:


İlkbaharda yetişen sarı çiçek dövülür, suyu hayvanın ayaklarına sürülür. Çökeleğe tuz katılarak onun hayvanın dili oğuşturulur.

Yara:

Pancar, peliz otu tabakta iyice ezilir, yaraya bir hafta bağlanır.

Hayvanı yılan sokarsa:

Yılanın soktuğu yer iğneyle delinir, yoğurt sürülür.

Kan Tutulması:

Kan tutulunca hayvanın kulağı kesilir.Hayvanın gözünün altındaki kılcal damar bıçakla kesilir.

İç Parazit Dış Parazit (Şerit):

Bu hastalığa sarıca katran iyi gelir.Bu katran ardıç ağacının kurusundan çıkarılır.Bir büyük çömleğin içine kuru ardıç konur, çömleğin altı delinir ve bir tabak konur.Çömlek ısıtılır,ısıtılırken çömlekten damlayan katran tabağın içine birikir.Buna sarıca katran denir.İç ve dış parazit için kullanılır.

Kelem Uyuzu: 

Bu hastalığa gidişken yarası denir. Bu hastalığı da sarıca katran iyi gelir. Katran yağ ile karıştırılıp kaynatılır.Biraz ılıklaşınca bez veya keçe ile yaranın üzerine bastırılır.

KÜLTÜR/SANAT Haberleri

Geçmişten Günümüze İlçemizin Kültürü
Yüzyıllık Çömlek Geleneği Devam Ediyor
Gelenek Göreneklerimiz